13 Eylül 2010 Pazartesi



Düşünce Balonları – David Lodge

Yazan: nazimo Kategori: Kurgu

Ralp Messenger Gloucester Üniversitesi’nde bilişsel bilim alanında çalışmaların yürütüldüğü bölümünün yöneticisi. Aynı zamanda oldukça popüler ve medyatik bir bilim adamı. Burada insan bilinci ve yapay zekayla ilgili çalışmalar yapıyorlar. Zengin Amerikalı karısının sağladığı tüm maddi olanakların da yardımıyla, herkesin gıpta ettiği bir yaşantıları var. Her şey her ne kadar uzaktan çok yolunda gözükse de, Ralph aslında uslanmaz bir çapkın. Karısıyla arasında çok fazla dillendirilmemiş, sessiz bir anlaşma var. Yaşadıkları yerde çapkınlık yapmadığı müddetçe, Carrie onun kaçamaklarına göz yumabiliyor.   

Helen Reed Londra’da yaşayan bir yazar. Çok sevdiği eşi Mark’ı, beklenmedik bir şekilde, ani bir beyin kanaması sonucunda kaybetmiştir. Beraber yetiştirdikleri 2 çocukları da kendi yollarına gitmek için evden ayrılınca, Helen, hem oyalanmak hem de para kazanmak için Gloucester Üniversitesi’nden gelen öğretmenlik teklifini kabul ederek üniversite kampüsündeki bir lojmana taşınır.

26 Ağustos 2010 Perşembe

Sirius'tan Gelen Kurbağa - Tom Robbins


Yazan: nazimo Kategori: Fantastik| Kurgu

Sirius’dan Gelen Kurbağa 4 günlük bir zaman dilimini anlatıyor. Daha kesin bir süre vermek istersem – bunu neden istiyorsam- 5 Nisan Perşembe saat 16:00’dan 9 Nisan Pazartesi sabah 05:59’ka kadar geçen süreyi. 

Gwendolyn Mati genç, hırslı, başarı ve parayı seven bir borsa simsarı. Amerika’da finans dünyasında işlerin ters gittiği bir Paskalya arifesinde hem kendisinin hem de müşterilerinin yatırımlarını yok etmiş olabilir. Aksi gibi Paskalya arifesi Perşembeye gelmiş. Cuma borsalar kapalı ve bu nedenle Pazartesi sabahına kadar sürecek acımasız bir beklemeyi tamamlamak zorunda. Gwen Mati içine Filipin karışmış bir melez; kafası karışık –sonradan intihar eden- şair bir anne ve bereketli tabiat ananın insanlığa bahşettiği doğal uyuşturuculardan sonuna kadar faydalanan, marjinal gece kulüplerinde müzisyenlik yapan sıra dışı bir babanın kızı.

23 Ağustos 2010 Pazartesi



Zindankale – Sezgin Kaymaz


Yazan: nazimo Kategori: Fantastik| Kurgu

Korkunç bir kabus Ankara’da 2 ayrı evde birbirini tanımayan iki ayrı kişi tarafından aynı anda görülüyor. Hem de bir kez değil, 3 gece üst üste. Aynı detayda, aynı gerçeklikte ve üstelik noktası, virgülü değişmeksizin. O kadar canlı ve gerçek bir kabus ki, rüyayı paylaşan 30 yaşındaki iki genç; Davut ve Çiğdem rüyanın sabahında yataklarını ıslatmış olarak uyanıyorlar. Hem de üç gece üst üste. Davut rüyasını dedesine, Çiğdem annesine anlatıyor. Paylaşılan rüya bu iki eve de bomba gibi düşüyor. 30 yıldır saklanan sırlar, sanki zincirlerinden boşanmışçasına saklandıkları yerlerden kopup geliyorlar. Yataklarını ıslatan masumların hiç bir şeyden haberleri yok. Ne rüyayı neden gördüklerini biliyorlar, ne de gördükleri rüyanın kendileri için ne kadar önemli olduğunu. Tıpkı Davut’un 30 yıllık dedesi Şadıman Beyefendi’nin (soyadı Beyefendi) dediği gibi; hiç bir şey durup dururken olmuyor, olduruluyor.

Çiğdem’in annesi Sevim Hanım’ın içine bir ateş düşüyor. Yıllar sonra günahlarıyla yüzleşiyor. Siroz hastası kardeşi Selim ve ahretlik komşusu Rüveyde onu konuşması için zorluyor. Davut’un dedesi sırrın tek sahibi değil. O da sırdaş arkadaş meclisini topluyor. Buzdolapçı Ali Fuat, Uzun Sedat, Sağlık Kabinci Kamil. Hepsi sırların artık açığa çıkması gerektiğini biliyor, bu gerçeği kabul ediyor ama nasıl yapacaklarına bir türlü karar veremiyorlar. Onlar anlatmaktan kaçındıkça, kader onlara mesaj yollamaya devam ediyor. Davut’la Çiğdem’in rüyaları kaldığı yerden devam ediyor. Konuşmaktan kaçınmaya çalışmanın anlamı yok. Onlar gerçekleri rüyalarında görmeden evvel, gerçekler usturuplu bir şekilde bu gençlere anlatılmalı. 

12 Ağustos 2010 Perşembe



İnci Gibi Dişler – Zadie Smith

Yazan: nazimo Kategori: Kurgu

İnci Gibi Dişler İngiliz toplumunun ötekilerini, göçmenlerini anlatan bir roman. Roman 1975 yılında başlayıp 90 yılların sonlarına kadar giden bir dönemi kapsıyor. Yer yer yapılan geri dönüşlerle de İkinci Dünya Savaşı’na kadar uzanıyor.

Romanın kalabalık bir kadrosu var. Yıllar önce ülkesi Bengladeş’i terk ederek İngiltere’ye göç eden, hatta II. Dünya Savaşı’nda İngilizler için savaşan Müslüman Samet İkbal, onun kendisinden çok genç karısı Alsana İkbal, (Begüm ve İkbal aileleri çocuklarının evlenmeleri için bir anlaşma yapmışlardı ama Begüm ailesi Samet İkbal için uygun bir eşi ancak 20 yıl sonra doğurabildiği için karı koca arasında bu kadar yaş farkı olmuştu), 

6 Ağustos 2010 Cuma



Amerikanomanyaklar – Serge Rezvani


Yazan: nazimo Kategori: Kurgu

Amerikanomanyaklar 1970 yılında yazılmış ama konusu 2000'li yıllarda geçen, politik bir taşlama romanı. Rezvani, daha o günlerde Amerika’nın yayılmacı politikasını görüp, hissederek, bunun nerelere varabileceği üzerine kehanetlerde bulunmuş, bunu mübalağa sanatıyla da birleştirerek, hem güldürüp hem de şaşırtarak, zaman zaman da bizi kahramanlarına yabancılaştırarak öyküsünü anlatmış.

Kitabımızın kahramanları Cannes’da yaşayan 2 evsiz yaşlı ihtiyar. Kadın olan Loupiote 1931 doğumlu, erkek olan Cypriuche 1928 doğumlu. Birbirlerine deli gibi aşıklar. Civarda çöp tenekeleri ya da parça bohçaları olarak tanınıyorlar. 50 yıldan fazladır el ele bu yolda yürüyorlar ve hayattan zevk alıyorlar. Uzaktan bu kadar zararsız ve zavallı görünen bu çiftin çaresi olamayan bir hastalıkları var. Amerikanomanyaklık.
“Önce şunu söyleyelim ki biz ikimizde amerikanomanyağız. Bir çeşit kaşıntı gibi bir şey bizimki. Tutabilirsen tut kendini. Amerikalı – hart hart hart. Ama sadece Amerikan denizcileri haa! Tombul kurtçuklar gibi beyazlar içinde bıngıl bıngıl görüverdik mi onları iste o zaman, inanılmaz ama, bize bir haller oluyor. Bunları karanlık bir sokak köşesinde haklamadan edemiyoruz. İçimizi bir şey öylesine kemiriyor.


Dostlarım Aşklarım – Marc Levy


Yazan: nazimo Kategori: Kurgu

“Dostlarım Aşklarım” benim “Gelecek Sefere”den sonra okuduğum ikinci Marc Levy kitabı. Yazarın daha basit bir kurgu seçmiş olduğu bu kitapta otuzlarının başındaki 2 arkadaşın hem sıradan hem sıra dışı hayatlarına tanıklık ediyoruz. Antoine Londra’da Fransız mahallesinde yaşayan ve çalışan Fransız bir mimardır. Karısının terk ettiği Antoine küçük oğlu Louis ile birlikte  kendine yeni bir düzen kurmuştur. En yakın arkadaşı Mathias ise Paris’te bir kitapçıda çalışmaktadır ve o da karısı tarafından terk edilmiştir. Karısı Vanessa, küçük kızları Emily’yi de yanına alarak çalışmak üzere Londra’ya gitmiştir. Mathias üç yıldır hem kızının hem de karısının yokluğuna alışmaya çalışmaktadır.

Mathias Londra’da Fransız mahallesinde bir kitapçı dükkanı işletme şansını yakaladığında, ailesini tekrar geri kazanabilmek umuduyla, karşına çıkan fırsatı değerlendirir. Ama evdeki hesap çarşıya tam olarak uymaz ve Mathias Londra’ya geldiğinde, eski karısı küçük kızını da ona bırakarak daha iyi bir iş imkanı için tekrar Paris’e döner.

22 Temmuz 2010 Perşembe



Gelecek Sefere – Marc Levy

Yazan: nazimo Kategori: Fantastik| Kurgu

Gelecek Sefere” Fransız yazar Marc Levy’nin dördüncü romanı ve kitabın arkasında yazdığına göre Fransa’ da 4.000.000 adet satarak bir rekora imza atmış. Ben de 4.000.000 Fransız yanılıyor olamaz deyip, bu kitabı alıp okudum – yalan söyledim, çok sevdiğim bir arkadaşım doğum günü hediyesi olarak aldı - ve diyorum ki, iyi ki de okumuşum.

Yazarın çok akıcı bir dili var. Okurken mizah peşinizi hiç bırakmıyor, soluğunu hep ensenizde hissediyorsunuz.  Kısa bir kitap olmasına rağmen, yoğun bir olaylar örgüsü taşıyor. Hatta bir miktar polisiye tadında bile olduğu söylenebilir.

Daha ilk sayfasından size kitabın gelişimini sorgulamanıza neden olacak açılımlar sunuyor ve kitap boyunca bu sorgulama hiç bitmiyor. Her sayfada yeni bir acaba ile göz göze geliyorsunuz.