Öküz - Ezop Sahne

(Nazimo - Tiyatro)

Yazan: Mike Bartlett

Çeviren/Yöneten: Hande Selen Canar

Işık  Tasarımı: Mahmut Özdemir

Dekor Tasarımı: Gizem Öztürk - Nihan Arısoy

Oynayanlar: Hakan Karsak, Kanbolat Görkem Arslan, Bülent Düzgünoğlu, Esra Akbaş

Aynı şirkette, hatta aynı departmanda beraber çalışan üç kişi için çok kritik bir toplantının başlamasına az bir süre vardır. Şirket küçülmeye gittiği için toplantı sonunda bu üç çalışandan birinin işine son verilecektir.

Bu gizli saklı bir durum değildir ve o nedenle çalışanlar bayağı bir zamandan beridir birbirlerine karşı kılıçlarını çekmiştir. Toplantı bu sürecin son noktasıdır. Toplantı yerine önce kısa boylu, özensiz giyimli ve tedirgin hareketler sergileyen Thomas gelir. Sonra çok güzel ve seksi bir kadın olan Isabelle, şahane  vücudunu fütursuzca sergileyen bir iş kıyafetiyle arzı endam eder. Odaya en son olarak uzun boylu, yakışıklı ve seksi Tony gelir. İşte tam bu anda, benim hayalimde canlandırdığım puan tabelasında, renkli ışıklarla Isabelle 1, Tony 1 ve Thomas 0 yazmaktadır. Üçü birden seçimi yapacak olan patron Carter'i beklerken aralarında nihai hedefe yönelik son taktik savaşları da başlamıştır.






Mobbing üzerine oldukça vurucu bir oyun Öküz. Mobbingin her türlüsü var. Karakter zayıflıklarını ve  özel hayata dair kişisel bilgileri kullanma, fiziksel yetersizlikleri aşağılama, kadınlığı ya da erkekliği sonuçta cinsel cazibeyi açığa çıkarma, rakibe subliminal olarak yanlış taktikler verme. Rakibe indirilen her darbeden sonra kafamın içindeki puan tabelasındaki skor değişti. Kulağa ne kadar korkunç geliyor değil mi? Rakibi psikolojik olarak yıpratmalar, küçük orospuluklar, kurulan ittifaklar. Kısaca tabeladaki skora oynayan insanlar. Sizce bu üç kişiden hangi ikisi müttefik olmuştur? Tabeladaki en düşük skor kiminkidir? Peki patron Carter seçimini neye göre yapmıştır? Gerisi artık oyunda.

Biraz da oyunun sahnelenmesinden bahsetmek istiyorum. Oyunun dekoru hoşuma gitti. Yaşanan taktik savaşlarına atfen toplantı odasının etrafı boks ringi gibi iplerle çevrelenmiş. (hem de benim hayali scoreboardum bu dekora nefis uydu) 
Bence oyundaki en büyük problem metnin çevirisiydi. Metin çok fazla çeviri kokuyordu ve bu durum izlerken beni rahatsız etti. En başta oyunun ismini niye Boğa değil de Öküz olarak çevrilmiş olduğunu gerçekten merak ediyorum. Çevirmenin bunu bilinçli yaptığına eminim ama kendimce mantıklı bir sebep bulamadım. Maalesef oyunun temposu da biraz ağır kaldı. Odadaki gerilim seyirciye tam olarak yansımadı. Dolayısıyla 1.5 saatlik oyun süresi bana uzun geldi. Doğrusu bu kadar iyi bir kadrodan daha etkileyici bir oyun seyretmeyi bekliyordum. 

Oyundan çok mutlu ayrıldığımı söyleyemeyeceğim.


Sizlere Not: Sahnelerde neler olduğunu facebook'da entelektüelbaykuşlar isimli sayfamda yaptığım güncel paylaşımlardan takip edebilirsiniz.

Meraklısına Video 1: Selam videosu

Meraklısına Video 2: New York sahnelemesiyle ilgili olarak yapılan bir röportajı buradan izleyebilirsiniz.

Meraklısına Video 3: Oyunun New York sahnelemesi teaseri. Boks ringi fikri burada da var.

Kendime Not: Bizim takım ben, Müge, Naz

Kendime Resim: