Yazan: Berkay Ateş
Yöneten: Serkan Salihoğlu
Dramaturg: Aslı Ceren Bozatlı
Dekor ve Işık Tasarımı: Cem Yılmazer
Kostüm Tasarımı: Başak Özdoğan
Müzik: Erdem Doğan
Hareket Düzeni: Gizem Erdem
Maske Uygulama: İleyda Çeşmecioğlu
Oyuncular: Gizem Erdem, Seda Türkmen, Emir Çubukçu, Can Kulan, Berkay Ateş
Bu akşam şaşırtan, sarsan bir oyun seyrettik. Oyun birbirine eklemekte zorluk çektiğim, birbirinden bağımsız gözüken sahnelerle başladı. O nedenle ilk on dakika bayağı bocaladım, anlamakta zorluk çektim ama sonra parçalar bir araya gelmeye başladı ve ortaya çok acayip ve tanıdık bir hikaye çıktı.
Oyun bilmediğimiz bir yerde, belki paralel evrende, bilmediğimiz bir zamanda geçen karanlık bir distopyayı anlatıyor. Ama pek çok şey o kadar bu evrene, o kadar bu dünyaya, hatta spesifik olarak o kadar da bizim ülkemize dair ki.
Oyun o ülkenin pırıl pırıl gençlerini anlatıyor. Oyun o güzel gençlerin ailelerini anlatıyor. Düzenin o gençleri yok etmesini anlatıyor. O gençlerin düzenle barışamayışını, ya da düzenin o gençlerle barışamamasını anlatıyor. Sonra anılarına sahip çıkmak, anısız, geçmişsiz, köksüz kalmamak için intiharı tercih edecek kadar naif, güzel ama çaresiz bir öğretmeni anlatıyor. Kendinden olmayanı öğütmekle kalmayıp, tüm toplumu sıraya çeken faşist ve baskıcı düzeni anlatıyor. Git gide daralan, sıkışan, renklerini kaybeden toplumu anlatıyor ama o kadar farklı anlatıyor ki. Bu dünyadaki hayat metaforlara, şarkılara, çeşit çeşit aksesuarlara emanet. Hiç bir şey doğrudan söylenmiyor. Sahne üstü pek bir canlı, ışıklı, sazlı, sözlü. Böylece anlatılanlar sanki faşizmin "oş" haliymiş gibi tüm acımasızlığına, ceberrutluğuna rağmen daha bir sevimli, katlanabilir, "evlat olsa sevilir" bir hale geliyor. Yani boku anlatırken bok yerine kakiş demek gibi. (cümle biraz sert oldu, farkındayım. Düşündüm, düşündüm ama derdimi anlatacak daha hafif bir ifade bulamadım.)
Oyunun yazarı Berkay Ateş bu metinle 2017 yılında tiyatro dalında Cevdet Kudret edebiyat ödülünü kazanmış. Hakikat, Elbet Bir Gün cesur bir politik metin. Sahnede böyle işler görmek insana -bana- iyi geliyor. Metin biraz daha kısa olsa daha iyi olur muydu, belki. Oyunun yönetmeni Serkan Salihoğlu. Çok iyi bir iş çıkartmış ortaya. Kostüm ve aksesuarlar inanılmaz yaratıcı. Oyunculuklar çok başarılı. Ama Gizem Erdem'e ayrıca değinmek istiyorum. Gizem Erdem'in ayı maskesiyle oynadığı sahne ve köpek olduğu (dikkat edin köpek taklidi yaptığı demiyorum) sahne gerçekten çok iyiydi. Oyundaki maske uygulamalarını da çok başarılı buldum.
Oyun metnini bulup okumayı çok isterim. Duyduğumda bu cümleyi aklımda tutmam lazım dediğim ama maalesef oyun sonrasına taşıyamadığım o kadar çok replik vardı ki. Ama unutulmayan, yüreğime ve aklıma kazınan son replik "Hakikat, Elbet Bir Gün". İçinde geleceğe dair umut taşıyan, bugün için ağızda buruk bir tat bırakan o ağır replik. Ama bunu duymaya ve buna inanmaya o kadar çok ihtiyacımız var ki.
Hakikat, Elbet Bir Gün gerçekten özel bir oyun. Seyredilecek oyunlar listesine almanızı şiddetle tavsiye ederim.
Edit: Oyunu ikinci kez, hiç sıkılmadan, büyük bir keyifle izledim. İlk seyredişte fark etmediğim pek çok detay buldum. Yine son replik böğrüme oturdu.
Meraklısına Video:
Bizim Takım: İlk seyrediş Müge'yle, ikinci yalnız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder