16 Nisan 2016 Cumartesi

Ölü Adamın Cep Telefonu - İstanbul Şehir Tiyatroları


(Nazimo - Tiyatro)

2 perde - 1 saat 50 dakika

Yazan: Sarah Ruhl
Çeviren: İrem Arslan Adın
Yöneten: Arda Aydın
Dramaturg: Dilek Tekintaş
Sahne Düzeni: Arda Aydın
Kostüm Tasarım: Nihal Kaplangı
Işık Tasarım: Murat Selçuk
Koreograf: İbrahim Ulutaş
Efekt Tasarım: Erhan Aşar

Oyuncular:
Bayan Gottlieb: Nergis Çorakçı
Jean: Yeliz Gerçek
Gordon - Dwight: Arda Aydın
Hermia: Pelin Budak
Carlotta: Nurseli Tırışkan

Şehir Tiyatrosu oyunu Ölü Adamın Cep Telefonu'nu (Dead Man's Cell Phone) Kadıköy Haldun Taner sahnesinde izledik. Daha önce Tekrar Çal Sam, İstanbul Efendisi ve Keşanlı Ali Destanında seyrettiğim Arda Aydın'ın ilk yönetmenlik denemesi Ölü Adamın Cep Telefonu.


Jean bir kafede oturmuş yazı yazmaya çalışmaktadır ve yan masadaki adamın cep telefonu sürekli çalmakta ve adam ısrarla telefonunu açmamaktadır. Jane adamı uyarmak için yanına gittiğinde, masada hareketsiz duran adamın ölmüş olduğunu fark eder ve adamın çalan telefonlarını cevaplamaya başlar ve  birden bire kendini bu hiç tanımadığı adamın hayatının ortasında bulur. Üstelik, ölü adam Gordon' ın cep telefonundan çıkıp gelen aile, eş, dost, iş arkadaşları vs.'nin hiç birisine de sıradan, kendi halinde insanlar demek pek mümkün değildir. Üstelik Jean, Gordon'ın yaptığı işi öğrendiğinde işler biraz daha çığırından çıkar.


Gerçekten değişik ve yer yer komik bir oyun Ölü Adamın Cep Telefonu. Dekorun ana kısmını sahnenin arkasına konmuş 2 büyük perde oluşturuyor. Perdeleri hem gölge perdesi hem de sinema perdesi olarak kullanmışlar. Perdeler dışındaki oyun dekorları çok sade ve portatif. Zaten sık sık sahne kararıyor ve seyirciler nefis müzikleri dinlerken dekor değişiveriyor.


Absürd diyebileceğimiz bir metin ışık ve gölge oyunları, çok iyi müzik ve danslarla paketlenmiş. Hatta 2. perdenin başında çok başarılı bir stand up bölümü de var. Oyun hakkında çok net bir yargıya varamadım. Zaman zaman çok eğlendiğim yerler olmakla birlikte, gözüme batan, beni rahatsız eden yerler de oldu. Hermia ve Carlotta karakterlerinin rollerini oynama biçimleri beni biraz rahatsız etti. Nedense bana çok inandırıcı gelmediler.


Arda Aydın, Nergis Çolakçı ve Yeliz Gerçek rollerinde çok başarılıydılar. Fakat Arda Aydın'ı sahnede her seyrettiğimde olan şey yine oldu. Sesi o kadar tanıdık bir ses ki. Oyun boyunca seslendirdiği karakterler ister istemez insanın kafasına şöyle bir uğrayıp, gidiyor. Özellikle de Andy.

Sahnedeki o iki dev perde, perdelerde yapılan ışık ve gölge oyunları, akan çizgi resimler, seçilen müzikler seyirciye farklı bir izleme serüveni sunuyor. 

Yabancı yazarların oyunlarının diğer ülkelerde, yabancı tiyatro gruplarınca nasıl sahnelendiğine de hep bakarım. Sağ olsun youtube. Bulduğum görüntüleri buraya da ekleyeceğim. 

Aşağıdaki ilk iki video bizim oyunun fragmanları. Sizlere oyun hakkında bir fikir verecektir. Diğerleri de yabancı grupların yorumlarından örnekler. Ben nedense diğer yorumlarda biraz daha esrarengiz bir hava, biraz gerilim hissettim. Bizim oyunumuzda gerilim yoktu.

Oyundan;

"Ben seni ölmeden önce gördüm, sense beni öldükten sonra."

Fragman 1



Fragman 2


Bunlarda yabancı tiyatro gruplarının sahnelemelerinden örnekler;









Kendime Not: Bizim takım annem ve ben
Kendime resim




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder