Zamanya – Yiğit Kulabaş
Zamanya aynı evi paylaşan 2 arkadaşın bir gününün öyküsü. Bir şirkette
çalışan ve o gün 28 yaşına basan Selim ile işi olmayan ve o gün bir iş
görüşmesine gidecek olan Kerim.
Kerim’in kendince çok dürüst
olarak hazırladığı özgeçmişine istinaden teklif edilen esrarengiz iş görüşmesi
, saat 05:10’ da Kerim’in evden alınmasıyla başlar. Kerim’i aralarında görmek
isteyen Zaman şirketi, Kerim için aynı günde 4 kıtada, 12 ayrı şehirde,
birbirini takip eden görüşmeler ayarlamıştır.
Zaman bildiğimiz hiç bir
şirkete benzemez. Ne zaman kurulduğu, kimler tarafından kurulduğu, yeryüzüne
kaç zamandır hükmettiği belli değildir. Zaman şirketi çalışanlarına ücretlerini
adına yakışır bir şekilde “zaman” ile ödemektedir. Çalıştığınız müddetçe
yaşlanmazsınız ve ayrıldıktan sonra (tabi eğer ayrılmayı başarabilirseniz)
şirkette çalıştığınız kadar süre ömrünüze eklenir. Şirketin misyonu zamanı
yaygınlaştırmaktır. Yeryüzünde zamanı kullanan, saatleri takip eden tek yaratık
insandır ve dolayısıyla da Zaman şirketinin hedef müşteri kitlesi insandır.
Her şey Zaman. Her yer Zaman. Her zaman Zaman.
Zaman çalışanları bu güne
kadar üstlerine düşüne yerine getirmiş ve zaman kavramını dünyaya
yerleştirmişlerdir. Önceleri gece ve gündüz olarak ayrılan zaman dilimleri, şirketin
başarılı pazarlama taktikleriyle, yıllara, aylara, haftalara, saatlere,
dakikalara, saniyelere, salise ayrılmıştır. Her bir detaylandırma Zaman
şirketinin yeni bir başarısıdır.
Her şey Zaman. Her yer Zaman. Her zaman Zaman.
Her şey Zaman. Her yer Zaman. Her zaman Zaman.
Mesela dinler haftanın günlerinin
oturtulmasında çok faydalı olmuştur. Hıristiyanlar için Pazar, Müslümanlar için
Cuma, Museviler için Cumartesi bu kadar önemli olmasaydı, hafta ürünü insanlar
tarafından bu kadar kolay kabul edilmeyecekti. Elektrik de Zaman şirketinin çok
başarılı projelerinden birisidir. Elektriğin olmadığı zamanlarda, güneşin
batışıyla uykuya çekilen insanlar, elektriğin bulunmasından sonra, karanlığı
yenerek, akşam saatlerini de kullanmaya başlamışlar, böylece zamanın
kullanılması daha yaygın bir hale gelmiştir. Çalar saat, Zaman şirketinin
en önemli buluşlarından biridir çünkü uykuda geçen ve kullanılmayan zamana
hükmetmeye yaramaktadır.
Her şey Zaman. Her yer Zaman. Her zaman Zaman.
Bugüne kadar çok başarılı
projelere imza atan şirketin halen ulaşamadığı bir alan vardır. Geceler. Uyuyan
insanlar için zaman durmaktadır. Zaman şirketi bu saatlere de talip
olarak, nihai amacı hiç uyumayan insanlar yaratmak olan “Büyük Gece Projesini”
başlatmıştır ve Kerim’in de bu projede yer almasını istemektedir.
Her şey Zaman. Her yer Zaman.
Her zaman Zaman.
Kerim için ayarlanan tüm
görüşmeler, hem Kerim’in şirket için uygun bir eleman olup olmadığını anlamak,
hem de Kerim’e şirketi ve yapacağı işi anlatmak, tanıtmak içindir.
Kerim, kıtadan kıtaya, şehirden şehre ve görüşmeden görüşmeye giderken, zaman hakkındaki tüm yargılarını gözden geçirecek, zamanın günlük hayatımıza ne kadar çeşitli yollarla nüfus ettiği gerçeğiyle yüzleşecek, kendisine sunulan bir çeşit yarı ölümsüzlük ile normal bir hayat ve iş arasında tercih yapmanın zorluğunu yaşayacaktır.
Kerim, kıtadan kıtaya, şehirden şehre ve görüşmeden görüşmeye giderken, zaman hakkındaki tüm yargılarını gözden geçirecek, zamanın günlük hayatımıza ne kadar çeşitli yollarla nüfus ettiği gerçeğiyle yüzleşecek, kendisine sunulan bir çeşit yarı ölümsüzlük ile normal bir hayat ve iş arasında tercih yapmanın zorluğunu yaşayacaktır.
Kerim’in hikayesini okurken,
bölümler arasında geçişlerle aynı süre zarfında Selim’in hayatına da tanıklık
ederiz. Bölümler doğal bir uyum içinde, birbirini tamamlayarak Kerim ve Selim
arasında gider gelir. Selim’le sıradan bir günün tik tak’larına tanıklık
ederken, Kerim’le Zaman şirketinin çalışanlarına sunduğu gücün
büyüklüğünü ve olağanüstülüğünü görürüz.
Zamanya’yı bir ilk kitap
olarak çok büyük bir keyifle okudum. Yazarın o kadar akıcı bir dili var ki,
kitap sanki okunmuyor, doğal bir şekilde akıyor. Uzun zamandır bu kadar duru ve
yalın bir dille karşılaşmamıştım. Yazar anlatımında sadeliğin güzelliğini
kullanmış.
Yazar Yiğit Kulabaş hali hazırda Ericson Türkiye’ nin Genel Müdür
Yardımcılığı görevini yürütüyor. Kitabın başında da kendisinden şu şekilde
bahsediliyor.
“Yiğit Kulabaş 1970’de İzmir’de doğdu. Ömrünün ilk otuz altı yılını eşit parçalar halinde dört büyük şehirde geçirdi. Dört ayrı uluslararası şirkette satış, pazarlama ve iş geliştirme alanlarında farklı pozisyonlarda çalıştı.
Zamanya yazarın ilk kitabı. Kitabın seksen sayfasını dokuz, kalanını bir senede yazdı. Aynı on sene içinde evlendi, iki çocuğu oldu, pazarlama üzerine doktora yaptı. Yine aynı dönemde yirmiden fazla ülkeyi, yüzden fazla şehri ziyaret etti. Gittiği her yerde Zamanya’yı aradı.”
Kitabın ayrıca bir portalı
var. Kerim’in yaptığı yolculuğu resimli olarak buradan da takip
edebiliyorsunuz. Ayrıca interaktif bir zamanya sözlüğü de
oluşturulmuş/oluşturulmaya devam ediliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder