9 Ocak 2012 Pazartesi



Nilgün – Refik Halid Karay

Yazan: nazimo Kategori: Klasikler| Kurgu

İtalyanların Habeşistan’ a sevkiyat yaptıkları sırada idi; 1936 senesinde. Faşist askerle dolu bir İtalyan vapurundayım:  Mazotla işleyen 22 bin tonluk, 24 mil süratinde bembeyaz Conte Verdi adındaki bir yolcu vapuru…
Şark’a gidiyorum. Niçin? Ben kimim? Sizlere bunu şimdiden söylemeyeceğim. Yazıma ifşaatla başlamayalım. Önceden izahat vermemekle beraber öyle tahmin ediyorum ki hikayem ilerledikçe şahsiyetim kendiliğinden belirecek.”

Conta Verdi vapurunda yola çıkan bizim baş erkek kahramanımız. Aslen İstanbul’lu, 40’lı yaşlarının başında, oldukça yakışıklı ve atletik, başından 3 evlilik geçmiş, birkaç dili ana dili gibi konuşan esrarengiz bir adam. Esrarengiz diyorum, çünkü ne  iş yaptığını tüm roman boyunca öğrenemiyoruz.  Anlattıklarından çok fazla seyahat ettiğini, Mısır, Suriye, Hicaz, Avrupa, Hindistan, Cava, Amerika, Güney Amerika’ya, Uzak Doğu’ya gittiğini, gittiği her yerde işlerini hallettirecek birilerini  tanıdığını, çok çapkın olduğunu, hayatına değişik milletlerden bir sürü kadının girip çıktığını anlıyoruz.