3 Haziran 2017 Cumartesi

Kötülüğün Döngüsü (The Turn of The Screw) - İstanbul Devlet Opera ve Balesi

kötülüğün döngüsü opera ile ilgili görsel sonucu
(Nazimo - Opera)

Beste: Benjamin Britten
Libretto: Myfanwy Piper
Orkestra Şefi: Can Okan
Sahneye Koyan: Aytaç Manizade
Dekor Tasarımı: Efter Tunç
Kostüm Tasarımı: Ayşegül Alev
Işık Tasarımı: Cem Yılmazer

Anlatıcı / Peter Quint: Ahmet Baykara
The Governess (Mürebbiye): Ayten Telek
Miss Jessel: Özgecan Gençer
Mrs. Grose: Elif T. Tekışık
Miles: Ali Ayaz
Flora: Sevim Zerenaoğlu

İstanbul Devlet Opera ve Balesi sezonu Benjamin Britten'ın Kötülüğün Döngüsü operasıyla kapattı. Benjamin Britten'in konusunu Henry James'in aynı isimli kitabından aldığı The Turn of The Screw (Kötülüğün Döngüsü) operası ilk kez 14 Eylül 1954 tarihinde seyirciyle buluşmuş. Bizde ise ilk kez 2011 yılında İstanbul Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenmiştir. Opera 2016 -2017 sezonunda 3 gösteri için geri döndü. Yeni sezonda da olur mu bilemiyorum.

31 Mayıs 2017 Çarşamba

Uçurtmanın Kuyruğu - Pervasız Tiyatro

İlgili resim
(Nazimo - Tiyatro)

Yazan ve Yöneten: Savaş Dinçel
Yönetmen Yardımcısı: Tarık Şerbetçioğlu
Reji Asistanı: Tülay Akın
Dekor ve Kostüm Tasarımı: Barış Dinçel
Afiş Tasarımı: Murat Saner
Oyuncular:
İlker Ayrık
Aykut Taşkın

Oyun çocukluğundan beri babasının ağır otoritesinin altında ezilen ve büyük bir insan gibi davranmaya zorlanılan genç bir adam hakkında. Babası bu dünyadan göçüp gitmiştir ama gölgesi, etkisi halen evdedir. Bir akşam adam evde yine her zamanki gibi yalnızken kapı çalar ve hiç tanımadığı genç birisi kapıda belirir. Gayet fütursuz bir şekilde içeri girer.
 
Aslında bu akşam ev sahibi için sıradan bir akşam değildir. Çünkü hayatını değiştirecek çok önemli bir eylemin arifesindedir. Aynı şekilde esrarengiz ziyaretçinin de buraya gelmesinin çok önemli bir sebebi vardır. Ev sahibi başta adama düşmanca davransa da aralarındaki sohbet ilerledikçe yeni gelenin aslında kendisini çok iyi tanıdığını, yalnızlığını, geçmişini, korkularını, kabuslarını bildiğini fark eder. Yabancı, adamın hayatını lime lime ederek gecikmiş bir hesaplaşmanın yolunu açar. Biz de bu hesaplaşmanın tanıkları oluruz.

30 Mayıs 2017 Salı

Zabel - Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu (BGST)

zabel tiyatro ile ilgili görsel sonucu
(Nazimo - Tiyatro)

Metin ve Reji: Aysel Yıldırım, Duygu Dalyanoğlu
Metin ve Reji Danışmanı: Sevilay Saral
Oyuncular: Aysel Yıldırım, Duygu Dalyanoğlu, Elif Karaman, Maral Çankaya, Nihal Albayrak
Işık Uygulama: Zîlan Kaki
Efekt Uygulama: Gülbeyaz Sert
Afiş Tasarımı: Dilek Şenyürek
Grafiker: Ayşe Damla Pinçe
Özgün Müzik ve Düzenleme: Ari Hergel
Dekor ve Işık Tasarımı: Levent Soy, Zîlan Kaki
Aksesuar, Kostüm Tasarım ve Uygulama: Duygu Dalyanoğlu, Elif Karaman, Maral Çankaya, Nilgün Ilgıcıoğlu
Oyunda Ara Dinkjian’ın 1915-2015 / Truth & Hope albümünden parçalar kullanılmıştır.
2 perde 110 dakika
 
Oyun ermeni kadın yazar, edebiyatçı, aktivist, eğitimci Zabel Yaseyan'ın hayatını anlatıyor. Zabel Yaseyan'ın 1873 yılında Üsküdar'da başlayan yaşam öyküsü 1943 yılında ,Sovyet Rusya'da bir hapishanede sonlanıyor. Biz onunla hapishanedeki sorguları esnasında tanışıyoruz. Sorgu sırasında geri dönüşlerle onun hayatının mihenk taşlarına, aynı zamanda Osmanlı imparatorluğunun bir dönemine, İstanbul'daki ermeni düşün ve edebiyat çevresine, Adana'da yaşanan ermeni katliamından sonra geride kalan yetimler için verdiği mücadeleye, İstanbul'dan kaçmak zorunda kaldığı günlere, Paris'teki hayatına, yazdıklarına tanıklık ediyoruz.

29 Mayıs 2017 Pazartesi

Alacakaranlık Kuşağı - DasDas


alacakaranlık kuşağı dasdas ile ilgili görsel sonucu
(Nazimo - Tiyatro)

Yazan/Yöneten: Oğuz Utku Güneş
Yönetmen Yardımcısı: Ayşegül Tekin
Oyuncular: Çağdaş Tekin, Melina Özprodomos, Doruk Şengün, Ayşegül Tekin, Oğuz Utku Güneş
Işık Tasarım: Ayşe Sedef Ayter
Dekor Tasarım: Ceren Yılmaz
Kostüm Tasarım: Eftal Sayım
Ses Operatörü: Çağlar Dere
Afiş Tasarım: Ethem Onur Bilgiç
Asistanlar: Çağlar Dere, Özlem Alpözü

DasDas sahne gençliğimin (1980 lerin) fenomen dizisi Alacakaranlık Kuşağı'nı oyunlaştırmış. O yıllarda en sevdiğim diziydi Alacakaranlık Kuşağı ve hiç bir bölümünü kaçırmadan, büyük bir merakla seyrederdim. Oyunun adını görür görmez aldım biletimi. İyi ki de almışım. Çok keyifli vakit geçirdim. Oyunda dizinin dört bölümünü dasdas yorumuyla seyrettik. Her ne kadar öyküler birbirinden bağımsızmış gibi dursa da hikayeler gizemli bir şekilde birbirine bağlandı.