22 Nisan 2016 Cuma

Ay Işığında Şamata - İstanbul Şehir Tiyatroları


(Nazimo - Tiyatro)

2 perde - 2 saat

Yazan: Haldun Taner
Yöneten: Naşit Özcan
Dramaturg: Hatice Yurtduru
Sahne Kostüm Tasarımı: Eylül Gürcan
Müzik Düzenleme: Hakan Elbir
Koreograf:Özge Midilli
Işık Tasarımı: Özcan Çelik
Efekt Tasarım: Hidayet Öztürk



Oyuncular:
Anlatıcı: Arda Aydın
Recep / Müntekim: İbrahim Can
Zülfikar: Şevket Afşar
Melahat: Tuğçe Açıkgöz
Nuri: Ertan Kılıç
Cemil Çalışkur: Mehet Bulduk
Suzan Çalışkur: Berrin Koper
Beyhan Çalışkur: Ceysu Aygen
Saime / Aygen: Şenay Saçbüker
Erol: Emre NarcıHicabi Bey: Gökhan Mete
Paşa: Aziz Sarvan
Pop İsmet: Gökhan Eğilmezbaş
Sevim: Derya Çetinel
Doktor Epkem: Savaş Barutçu
Jale: Yonca İnal
Hidayet: Samet Hafızoğlu
Ömer: İbrahim Ulutaş
Özge: Özge Midilli
İşçi / Garson: Emrah Can Yaylı
Seyirciler: Esra Ede, Ceren Hacımuratoğlu, Özgür Dağ, Nilay Yazıcıoğlu
Piyano:Orçun Tekelioğlu, Mertcan Oktav

Oyun Hakkında;






Bu akşam Şehir Tiyatrolarının 2015-2016 sezonuna son anda eklenen Ay Işığı Altında Şamata oyununu seyrettik. Haldun Taner'in 101. yaş gününde Kadıköy Haldun Taner tiyatrosunda 20 Nisanda prömiyer  yapan oyunu, biz 22. Nisan' da, 3. gecesinde izledik.








Ay Işığı Altında, Moda semtindeki Çalışkur apartmanı sakinleri hakkında çok eğlenceli, hareketli bir oyun. Apartman sakinlerini bir anlatıcı vasıtasıyla tanırız. Apartmanın en üst teras katında müteahhit Çalışkur ailesi oturmaktadır. Diğer dairelerde; baldızıyla kırıştırmak için fırsat kollayan Pop İsmet ve karısı, teleskobuyla tüm mahalleyi kolaçan eden Hicabi Bey, apartman yöneticisi Paşa, apartmanın kapıcı, vs. oturmaktadır. Sonra da Çalışkur ailesinin güzel kızları Beyhan Çalışkur'un doğum günü partisine katılırız. Apartman sakinleri ve aile dostları partiye gelir. Oyun zaman zaman da sokaktaki karakterlere, bekçiye, sahilde mehtabı seyreden genç bir çifte de odaklanır.




Oyunda Çalışkur apartman sakinlerinden yola çıkarak, ahlak çöküntüsü, görgüsüzlük, sahte insan ilişkileri, yozlaşmış aile ilişkileri gibi kavramlar irdelenir. İki perde olan oyunda tüm bu gerçekler seyirciye (ve yazara) ağır gelmiş olacak ki, ikinci perde de oyun tersinden tekrar oynanır. Artık hiç kimse namussuz, görgüsüz, aç gözlü değildir. İyi de öyle yapınca, yani başımızı kuma sokunca her şey gerçekten yoluna girmekte midir? En önemlisi seyirciye hangisi daha gerçek, daha inandırıcı gelmektedir?

İşte oyun bu sorulara çok eğlenceli bir şekilde cevap vermekte. Ayrıca oyun içindeki müzikler de nefis. Müziklerde Arda Aydın'ın güzel sesinin de büyük payı var.




Oyunun 3. gecesi olmasına karşın gayet oturmuş bir oyun seyrettik. Tüm oyuncular çok iyiydi. Ama bazı oyuncular performanslarıyla aklımda daha çok kaldılar. Bekçi Zülfikar rolünde Şevket Afşar, kapıcı kadın rolünde Şenay Saçbüker, Melahat rolünde Tuğçe Açıkgöz ve anlatıcı Arda Aydın çok iyiydiler.




Dekor tasarımı gerçekten çok başarılıydı. Karşımızdaki dekorun bir apartman olduğuna gayet ikna olduk ve orada yaşayanların evlerine de konuk olduk. Özellikle ay müthişti.

Sezon sonuna yetişen Ay Işığında Şamata eminim önümüzdeki sezonda da beğenilerek seyredilecektir.







Biraz da oyunun sahne serüveni hakkında bilgi verelim. Ay Işığında Şamata, Şehir Tiyatrolarında ilk olarak 1977 yılında sahnelenmiş. Yandaki de oyunun afişi. O günkü kadroda kimler yokmuş ki.Yönetmen koltuğunda Zihni Küçümen, sunucu Nedret Güvenç, bekçi Zülfikar İlyas Salman, kapıcı kadın Tijen Par, Dr. Epkem Zihni Küçümen, Cüneyt Türel, Alev Gürzap. Tabi ki çok kalabalık bir kadro ve ben tamamını sayamayacağım. Kendi tanıdıklarımı burada anmak istedim. Rivayete göre bu ilk sahnelemede Haldun Taner de okuma provalarına katılmış.  


Araştırma yaparken bu oyunu Şehir Tiyatrolarından önce 1974 yılında Boğaziçi Üniversitesinin sahnelediğini öğrendim. Bununla ilgili yazıya buradan ulaşabilirsiniz.

Ve oyunun prömiyerinin kapanış konuşması videosunu da aşağıda bulabilirsiniz. Herkeslerin emeğine sağlık.

Yaşasın Tiyatro!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder