
Yazan: Irmak Bahçeci
Yöneten: Yıldıray Şahinler
Dekor ve Kostüm: Barış Dinçel
Işık Tasarım ve Uygulama: Efe Sümer
Oyuncular: Yıldıray Şahinler, Bahtiyar Rengin, Erkan Can, Cem Davran, Simge Defne
Çok uzun zamandır oynayan bir oyun Alevli Günler ve ben de ilk kez 5 sene evvel seyretmiştim bu oyunu. O kadar eğlenmiştim ki oyun hiç aklımdan çıkmadı. Tadı damağımda kaldı da diyebiliriz. Onlar oynamakta ısrar ettikçe ben de bir kez daha seyretmek istedim.
Alevli Günler çocukluktan beri hiç ayrılmamış, büyüdükçe hayatları farklı yönlere gitse de birbirlerini asla terk etmemiş üç can dostun arasında geçiyor. Hayri okumamış, mahallede kasaplık yapan, evcimen, karısına düşkün bir adam. Mansur muhasebecilik yapan, bıçkın, bitirim bir adam. Cadaloz karısıyla başı biraz dertte. Ve Tarık, 45 yaşında, Türkoloji profesörü, yalnız ve de şaman. Beklenmedik bir anda Tarık'ın kanser olduğu ve çok az ömrünün kaldığı haberini alınca hepsinin hayatları alt üst oluyor.

Tarık inancı gereği öldükten sonra yakılmak istemektedir de, nüfus cüzdanının din hanesinde yazan İslam ibaresiyle bu pek de kolay olmayacaktır. Olsun onun yanında duran kapı gibi iki arkadaşı vardır.

Oyun ötekileştirmeyi, çoğunluğun azınlık üzerinde kurduğu tahakkümü çok farklı bir yerden, bir şamanın penceresinden ele alarak derdini birebir empati yapmanın zor olduğu bir yerden anlatıyor. Böylece biz de oyunu turist gibi tasasız seyredebiliyoruz. Bununla birlikte bizim toplum için çok hassas bir konu olan din üzerinde de bayağı bir dolanıyor, dolanırken de zülfiyare dokunuyor.

Oyunda efsane bir kadro var. Türkolog profesör Tarık'ı Cem Davran oynuyor ve tabi ki döktürüyor. Muhasebeci Mansur'u aynı zamanda oyunu yöneten Yıldıray Şahinler oynuyor. En başta bu rolü Levent Üzümcü oynuyormuş. Ondan izlemedim ama bu Mansur tam olmuş gibi duruyor. Ve Hayri rolünde Bahtiyar Engin harikalar yaratıyor. Ben çok güldüm ona. Ve Tarık'ın talebine taş koyan tümistanbul yetkili rollerinde Erkan Can seyirciyi kırıp geçiriyor ve duayen sanatçı olduğunu bize bir kez daha gösteriyor. O kadar ki Tarık'ın nüfus müdürü Leyla hanım (Erkan Can) ile olan diyaloğu o kadar komik ki, Cem Davran bile gülmeden oynayamıyor. Ekşi'de oyun yorumlarını okurken 2010 yılına ait bir girişte aynı sahnede Cem Davran'ın gülmekten oynayamadığını yazmışlar. Yani üstünden neredeyse 10 sene geçmiş, Cem Davran nüfus müdürü Leyla hanıma hala gülüyor. Biz de tabi. Büyüksün Erkan baba.

Oyun komedi olmasına rağmen çıkış noktasını acı bir olaydan alıyor. Gülerken içeride bir yerde bir sızı hep duruyor. Çünkü Tarık bizi ölürken güldürüyor. Oyundan çıktıktan sonra akılda pek çok replik kalıyor. İnsan durup durup gülüyor, bazen de hüzünleniyor. İstanbul Halk Tiyatrosu neredeyse 10 yıldır inatla Alevli Günleri sahneliyor. Hala seyretmediyseniz biraz ayıp yani. Gülme garantili oyun. Seyredilecekler listesine almanızı şiddetle tavsiye ederim.

Meraklısına Not: Sahnelerde neler olduğunu facebookda entelektüelbaykuşlar isimli sayfamdan takip edebilirsiniz. Instagramda @ebru_tarm adresindeyim.
Meraklısına Video: Tadımlık 4 dakika
Meraklısına Video: kendi çektiğim selam videosu
Kendime Not: Bizim takım ben ve kızım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder