30 Nisan 2016 Cumartesi

Sevgili Hayat - İstanbul Devlet Tiyatroları


(Nazimo - Tiyatro)

Yazan: Funda Özşener
Yöneten: Metin Belgin
Dekor, Kostüm Tasarımı: Nalan Alaylı
Işık Tasarımı: Serhat Akın
Müzik Danışmanı: Stelyo Berber

Oyuncular:
Eleni: Yeşim Gül

Oyun savaş zamanı İzmir'inde, 1922 yılında geçiyor. Yalnız yaşayan Eleni ve Lena'nın kesişen hayatını anlatıyor ya da anlatmaya çalışıyor da diyebiliriz.

 Eleni orta yaşlarının başında, Rum kahvelerinde şarkı söyleyerek hayatını kazanan bir kadın. Lena' da onun yanına sığınmış, kimsesiz genç bir kadın Her iki kadın da doğup, büyüdükleri topraklarda birdenbire kendilerini düşman olarak bulmuşlar. 




Genç olanı, belki de hala hayata karşı umudu olduğu için, gerçek memleketine geri dönmenin hayalini kuruyor ve umutsuzca aşkı kovalıyor. Daha yaşlı olansa köklerine sahip çıkabilmenin derdinde. Kadınlar kimi zaman birbirlerine destek oluyor, kimi zaman da köstek. 



Oyunun çok basit bir dekoru var. Tüm hikaye Rum kahvehanesi dekorunda geçiyor. Kahvenin dekoru da tahta iskemleler. Mekan değişiklikleri iskemlelerin yer değiştirmesiyle sağlanıyor. İki kadının hikayesine zaman zaman başka başka insanlar katılıyor. Öyküde varlıklarını hissediyoruz ama onları hiç görmüyoruz. Olay örgüsü zaman zaman geçmişe gidiyor. Bazen de mekanlar, yerler değişiyor, Değişiklikleri repliklerden anlıyoruz ama biz hep aynı sahneyi ve aynı iki oyuncuyu seyrediyoruz. 



Eleni rolünde Yeşim Gül, Lena rolünde Ebru Avtürk Evren gerçekten çok başarılıydılar. Her iki oyuncu da nefis Rumca şarkılar söylediler. Özellikle Ebru Avtürk Evren, anlamını bilmediğim şarkılarla kalbime dokundu resmen. Ve Lena' nın enfes dans sahneleri. Sırf Lena'nın dansları için tekrar seyredebilirim bu oyunu.



Fakat oyunun eleştirmem gereken yerleri de var. Hikayeye katılan, diğer insanlar bence sahnede sadece isimleri ile değil fiziken de olmalıydı. Zaman geçişleri, hikayeye girip çıkan diğer insanların öyküdeki yerinin belirsizliği yer yer beni oyundan kopardı, Olay örgüsünü anlamakta zorlandım. Benim için hikaye de biraz havada kaldı. 

Dediğim gibi, Lena'nın şarkıları ve dansları için seyretmeye değer.


Kendime Not: Bizim ekip annem ve ben
Kendime Resim:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder