(Nazimo - Tiyatro)
Yazan: Adalet Ağaoğlu
Yöneten: Ayşenil Şamlıoğlu
Oyuncular: Demet Evgar, Binnur Kaya, Esra Dermancıoğlu
Müzik: Tuluğ Tırpan
Koreografi: Candaş Baş
Dekor Tasarım: Murat İpek, Yiğit Evgar
Kostüm Tasarım: Tomris Kuzu
Işık Tasarım: Cem Yılmazer
Ses Tasarım: Okan Yalabık
Makyaz Tasarım Uygulama: Cansu Sakız
Sahnede 3 kadın yan yana oturmuş elişi yapmaktadır. Konuşmalarından anladığımız kadarıyla kadınlardan biri ev sahibi, diğer ikisi misafirdir. Evlidirler. Siz seyirci olarak onların sıradışı kostümlerine, saçlarına ve makyajlarına alışmaya çalışırken aralarında yaptıkları boş ve anlamsız gibi görünen sohbetin aslında o kadar da boş olmadığını fark etmeye başlarsınız.
Bir arada oturmaktadırlar ama birbirlerini çekememektedir. Kocaları, evleri, tapuları, porselenleri, kürkleri çok önemlidir. Farklılıkları aralarında sorunmuş gibi gözükse de dış dünyaya, dış dünyadaki tehditlere, mesela soğuk savaşa, teröre, yoksullara, mültecilere, sıcak savaşa karşı ittifak kurmalarına ve beraber hareket etmelerine engel değildir.
Öylesine korunaklı bir hayat, ya da koza içinde bir hayat yaşamaktadırlar ki, yaşadıkları dünyanın ve dolayısıyla birey olarak da kendilerinin karşı karşıya oldukları sorunların gerçek içeriğinin ne olduğunu bile tam anlamıyla algılayamamaktadırlar. Korunaklı kozalarının ardından baktıkları dış dünyadaki olayları, yaşananları, neden sonuç ilişkilerini kozalarından kendilerine sızdığı kadar görebilmektedirler. Bilmedikleri, anlamlandıramadıkları şeylerden de çok korkmaktadırlar. Gittikçe kalınlaşan kozalarının içinde korkuyla büzüşen kadınlara dönüşürler. Zaten kocalarının gözlerinden dünyaya bakmaktadırlar ve politik görüşleri, yaşam alanlarının sınırları da erkekleri tarafından belirlenmektedir. Birdenbire dış dünyadan alışık olmadıkları sesler gelmeye başlar ve sonra....
Adalet Ağaoğlu'nun 45 sene evvel yazdığı absürt komedi oyunu kozalar grotesk bir yorumla sahneye taşınmış. Kostüm, makyajlar, saç, ışık, efektlerle yaratılan çok farklı bir atmosfer, makyajın da yardımıyla öne çıkan mimikler, abartılı büyük hareketlerle yaratılan beden dili ortaya seyretmesi çok keyifli bir oyun çıkarmış. Metnin 45 yıl önce yazıldığını öğrendiğimde çok şaşırdım. Suriye'den doğru yaşanan göç dalgasının gölgesinde o kadar güncel bir oyun ki. Kozalar -maalesef- zamansız ve eskimeyen, eskiyemeyen bir oyun. Güvende olamama halinin yarattığı korku ve panik duygusunun kadın cinsi üzerinden -olaylara etkin olarak katılan değil de genelde edilgen kalan- anlatılması bence çok daha çarpıcı olmuş.
Oyun bittiğinde oyun metninin kaç sayfa olduğunu düşündüm. Oldukça kısa bir metin olmalı. Hatta okunduğunda çok bir şey de anlaşılmayabilir. Ama bu metin öyle bir atmosferin içine yerleştirilmiş ki, kullanılan dekor, kostümler, makyaj, ışık, beden dili ile birlikte ortaya çok etkileyici bir oyun çıkmış.
Bu üç oyuncuyu bir arada seyretmek o kadar özel bir tiyatro deneyimi ki. Aslında oyunu bir daha seyretmek isterim ama bu sefer mümkünse en önden.
Alıştığımız tiyatro formatlarının dışında, değişik ve farklı bir tiyatro deneyimi yaşamak için seyretmenizi tavsiye ederim. Sezonun iddialı işlerinden biri.
Meraklısına Not: Kozalar oyunu 2016 yılında Fransa'da Avingon Off festivaline katıldı ve 1 ay süre ile Türkçe olarak sahnelendi.
Meraklısına Not: Yönetmenle yapılan röportaja buradan ulaşabilirsiniz.
Sizlere Not: Sahnelerde neler olduğunu facebook'da entelektüelbaykuşlar sayfamızdaki güncel paylaşımlardan takip edebilirsiniz. Instagramda ebru_trm adresindeyim.
Meraklısına Video:
Meraklısına Video 2: Kendi çektiğim selam videosu
Meraklısına video 3:
Kendime Not: bizim ekip annem ve ben
Kendime Resim:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder