30 Nisan 2018 Pazartesi

Martı - Pürtelaş Tiyatro

martı pürtelaş tiyatro künyesi ile ilgili görsel sonucu
Yazan: Anton Çehov
Çeviren: Ahmet Sami Özbudak
Yönermen: Serdaş Biliş
Sahne ve Kostüm Tasarım: Gamze Kuş
Müzik: Çiğdem Erken
Koreograf: Tuğçe Tuna
Işık Tasarımı: Cem Yılmazer
Video Animasyon: Ezgi Kaplan
Oyuncular:
Boran Kuzum, Ecem Uzun, Fırat Tanış, Gonca Vuslateri, Kayhan Açıkgöz, Serdar Orçin, Sevil Akı, Şerif Erol, Tilbe Saran, Yasin Bardakçı, Cem Cücenoğlu

Yaklaşık bir buçuk ay önce seyrettiğim Çehov'un Martı oyununu biraz gecikmeli olarak yazıyorum. Çehov'un İş Bankası yayınlarından çıkan Büyük Oyunlarını okuduğumda, içlerinde en çok Martı oyununu merak etmiştim. Çünkü oyun göl kıyısındaki bir evde geçiyordu ve göl oyunda çok önemli bir yer tutuyordu. O nedenle gölün tiyatro sahnesinde nasıl taşınacağını çok merak etmiştim.

Bilmeyenler için oyunun konusundan biraz bahsedelim.  Pyotr Nikolayeviç Sorin devlet memurluğundan emekli olduktan sonra bir taşrada, göl kıyısındaki çiftliğine yerleşir. Ünlü bir artist olan kız kardeşi İrina Nikolavyevna'nın oğlu Konstantin Treplev de onunla birlikte yaşamaktadır.
Treplev'in çocukluğu annesinin başarılarının ve güzelliğinin gölgesinde, ona duyduğu sonsuz hayranlıkla geçmiştir ve bu ortam onu çok naif, çok duygusal ama başarısız bir gence dönüştürmüştür. Şimdi burada, sığıntı gibi kaldığı dayısının yanında oyun denemeleri yazmaktadır.

martı pürtelaş tiyatro künyesi ile ilgili görsel sonucu


Zaman zaman İrina Nikolavyevna kendinden genç sevgilisi, ünlü yazar Trigorin'le birlikte onları ziyarete, göl evine gelir. Bu ziyaretlerden birinde Treplev yazdığı ilk oyununu  göl kıyısına kurduğu sahnede ailesi için sahnelemek ister. Oyunun baş rolünü de oradaki aşkı, genç ve güzel Nina oynayacaktır. Fakat oyun denemesi Treplev için tam bir bozgun olur ve Treplev'in bu iyi niyetli denemesi annesinin egosunun altında kalır. Treplev'in kendini hem annesine hem de annesinin başarılı yazar sevgilisine kanıtlama fırsatı da heba olup gider.

martı pürtelaş tiyatro künyesi ile ilgili görsel sonucu

Çehov'un oyunları arasında içinde en fazla aşk hikayesi barındıran oyunu - bana göre- Martı. Ama maalesef hiç kimse kendisini seveni sevmiyor. Hem bir mutsuzluk, hep bir hicran.  Ah kalben ya da ruhen bir denk gelebilseler birlikte mutlu olabilecek ne çok insan yaşamaktadır bu büyülü gölün kıyısında ama doğru eşleşmeler bir türlü bir araya gelmez. Çehov buna izin vermez. Hatta bunca kırık aşk hikayesi Çehov'a yeterince mutsuz gelmemiş olacak ki, oyunun sonunu bir kaç trajedi ile taçlandırmış.

martı pürtelaş tiyatro künyesi ile ilgili görsel sonucu

Oyunun yönetmeni Serdar Biliş Martı'yı yazıldığı dönemden günümüze taşımış.  Oyunda cep telefonuyla konuşan kahramanlarımız var mesela. Kostümler de günümüze gelince oyun -bence- Rus ruhunu kaybetmiş, hatta hiç bir yere ait olamamış, kimliksiz kalmış. Ama bunun yanında, doğrusunu söylemek gerekirse sahnede rüya gibi bir kadro var. Oyuncuların neredeyse tamamı televizyonda reytingi yüksek dizilerde, sevilen rollerde, başarıyla oynuyorlar. Bu da hem oyuna olan ilgiyi artırıyor hem de beklentiyi aşırı yükseltiyor. Ama seyrettiğim oyun maalesef bendeki bu beklentiyi karşılamadı. Kitabı okurken hissettiğim duyguları, karakterlerin içinde bulundukları ruh halleri hakkında edindiğim izlenimleri, oyunda pek bulduğumu söyleyemeyeceğim.

İlgili resim

Dekoru da maalesef sevemedim. Sahnenin tabanını kaplayan sahte çimen görünümlü yeşil mat (belki yeşil değildir, ışıkla değişiyordu sanırım) bende halı saha hissi uyandırdığı için oyunla mekanı zihnimde bir türlü birleştiremedim. Ve göl başrolde falan değildi. Gölün büyüsü oyunda yoktu. Oyundaki olaylar gözümüzün önünden akıp gitti ama dönemin ruhu, karakterlerin iç dünyası eksik kalmıştı. Ve evvelce Şehir Tiyatrolarında seyrettiğim Martı oyunu içten içten beni sürekli dürttü ve kendini hatırlattı, durdu. Oyunculara gelince bir tek Boran Kuzum'un hayat verdiği naif ve kırılgan Treplev aynı benim hayal ettiğim gibiydi. Treplev'i tanıdım yani. Ama diğer roller içinde kitaptaki karakterlere bu derecede yakın bulduğum olmadı.

Sonuç olarak oyundan işte Çehov'un Martı'sı bu hissiyle çıkmadım.

martı pürtelaş tiyatro künyesi ile ilgili görsel sonucu

Bir de canımı gerçekten sıkan bir konudan bahsetmek istiyorum. Oyun Unique Hall büyük salonunda sahneleniyor. Salonun kapasitesi oldukça büyük, bilet fiyatları da ortalamanın üstünde. Ama buna rağmen seyirci için ince kağıda basılmış bir el broşürü bile hazırlamamışlar. Onun yerine standart kartpostaldan biraz daha küçük ebatlandırılmış kartlar yapılmış. 3 - 4 farklı modelde hazırlanan bu kartların arkasında oyun künyesi var ve tanesini 4,5 TL'den satıyorlar. Bence bu biraz ayıp olmuş. Söylemeden duramadım.

Sizlere Not: Sahnelerde neler olduğunu facebook'da entelektüelbaykuşlar isimli sayfamdan takip edebilirsiniz. İnstagram'da ebru_tarm adresindeyim.

Meraklısına Video: Oyun fragmanı



Meraklısına Video: Kendi çektiğim selam videosu



Kendime Not: Oyunu tek başına seyrettim.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder